Sosyal Medya

Makale

Hani ‘düşünce ve ifade özgürlüğü’nden yanaydınız

Pazartesi günkü yazımda bir nebze deÄŸinebildiÄŸim ‘Cihad’ kavramı etrafındaki bir sempozyumda, Frankfurt- Goethe Enstitüsü’nden Prof. Ömer Özsoy, dile getirilen farklı görüşler üzerine ‘Ben, hep fikirden korkmamak gerektiÄŸini söylüyordum. Ama burada öyle fikirler açıklandı ki; doÄŸrusu korktum. Fikirden korkmamak gerektiÄŸini olgunluÄŸun bir iÅŸareti olarak gördüğüm halde korktuÄŸuma göre, olgunlaÅŸmamışım. O halde, kendimi olgunlaÅŸtırmalıyım’ diyordu.

***

O sempozyumda ele alınan konulara daha genişçe deÄŸinecektim ki, Meclis BaÅŸkanı Ä°smail Kahraman’ın ‘Ä°slam Ãœlkeleri Akademisyen ve Yazarlar BirliÄŸi’nin (AY-BÄ°R) düzenlediÄŸi bir konferansta laiklikle ilgili olarak söyledikleri gündeme oturdu.

Kahraman’ın kimliÄŸi ortada.. Onun sözleri üzerine, baÅŸka zamanlarda düşünce ve ifade özgürlüğü deyince mangalda kül bırakmayanlar Ã¶yle bir yaygara kopardılar ki; Prof. Özsoy’un sözünü ettiÄŸi olgunluktan haberleri bile yok.

Halbuki, varsa itirazınız, görüşlerinizi ortaya adam gibi koyarsınız.

Ama, ‘27 yıllık bir ‘tek parti diktatörlüğü’ döneminin dayattığı laiklik anlayışı’ konusunda 90 küsur yıllık rejimin resmî ideolojisinden biraz farklı bir görüş dile getirilince niye feryat..

***

Kahraman’ın, konuÅŸmasında bazı kısımları tartışılması gereken ÅŸekilde, özetle şöyle dediÄŸi anlaşılıyor: ‘Anayasa deÄŸiÅŸir mi deÄŸiÅŸmez mi?’ gibi tartışmalar var. Tabiî ki deÄŸiÅŸir, nihayetinde bir yasa.. (...) ‘Kurucu irade şöyle dedi, böyle dedi..’ denemez. Kurucu irade, milletin ta kendisidir. (...)Anayasayı toplumla kaynaÅŸarak yapacaksınız. Bizdeki anayasa çalışmaları daha çok tepeden inme ÅŸeklinde yapılmıştır. (...)1982 ve 1961 anayasaları dindar anayasalardandır.

Neden?

Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanı idare içinde vardır. Dinî bayramlar, resmî bayramdır. Din dersi zorunludur ve inanca dayalı bir yapısı vardır. (...) Ä°slam Ä°ÅŸbirliÄŸi Örgütü’ne kayıtlıyız, üyesiyiz, kurucusuyuz. Ä°slam Kalkınma Bankası’nda varız. Bir Ä°slam ülkesiyiz.

O halde, ladinîlik (dinsizlik) olmamalı yeni anayasada ve dindar bir anayasa olmalı.. (...) Müslüman bir ülke olarak (...) dindar bir anayasa yapmalıyız. (...)

***

Kahraman’ın kendi içinde çeliÅŸkiler taşıdığı bile söylenebilecek bu sözleri üzerine, siyasî partilerin liderleri konuya hemen kesin bir itirazla yaklaÅŸtılar.

MHP lideri Bahçeli, ‘DoÄŸru bir düşünce olmamıştır. Meclis BaÅŸkanı derhal sözünden dönmelidir. Türkiye’yi karanlık bir kuyuya itebilir’ diyor. HDP ise ‘Biz laikliÄŸin teminatıyız’ demekte..

CHP Gen. BaÅŸkanı KK ise laikliÄŸi, ‘bütün inançların ve toplumsal barışın güvencesi’ olarak niteliyor; bu yönde 90 küsur yıllık en zâlim ve katı kemalist-laik uygulamaların CHP tarafından temel kural halinde dayatıldığını görmezlikten gelerek..

***

Yüzlerce ‘laik kiÅŸi’ de Kahraman’ın bu sözleri üzerine, hemen Meclis önünde gösteri yapmaya kalkışmış; ‘Åžeriat anayasası yaptırmayacağız’ gibi pankartlarla..

Biz halk olarak, 100 yıla yakın bir zamandır, en katı laik diktatörlük uygulamalarına karşı böyle bir tepki vermeye kaç kez kalkışabildik? 

‘Vicdan bile duymaz, sesi çıkmazsa bir Ã¢hh’ı,/ Sessiz kölelerdir yaratan, binbir ilâh’ı..’

***

Haa, bu arada Kahraman’ın sözleri de tartışılabilir elbette.. Hele, 1961 ve 82 Anayasaları’nı da dindar anayasalar’ olarak gösterdiÄŸi delillerin doÄŸruluÄŸu da.. Çünkü, -siyasî maslahat gereÄŸi söylenmiÅŸ bile olsa-, içinde ‘dindar bir anayasa’yı deÄŸiÅŸtirmeyi istemek gibi çeliÅŸkileri de taşıyor. Kaldı ki, AK Parti’nin bu yönde bir çalışmasının olmadığı biliniyordu ve tekrar açıklandı da..

***

Bir görüş açıklamasına karşı yükselen itirazlar, ‘Düşünce özgürlüğü’ havarilerinin, nasıl birer zorba olduklarını tekrar göstermesi bakımından ilginç bir tablo..

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.